Cumhurbaşkanı Erdoğan: Çözüm Sürecinde Uzattığımız Eli Isırdılar (2)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve 28'inci Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri için Van mitinginin ardından Erzurum'a geldi.
ERZURUM'DA VATANDAŞLARA SESLENDİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve 28'inci Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri için Van mitinginin ardından Erzurum'a geldi. Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan miting alanında halka hitap eden Erdoğan, 21 yıldır yol arkadaşı olan Erzurum'a teşekkür ederek konuşmasına başladı. Erdoğan, "2002'den beri aramıza kimseyi sokmadık, saflarımız sıkı tuttuk, sağlam ve güçlü tuttuk. Büyük ve güçlü Türkiye mücadelesinde sırt sırta verdik. İnşallah şimdi de Türkiye yüzyılını beraber inşa edeceğiz. Bir duvar tuğlaları misali birbirimize kenetleneceğiz. Bizi bölmesine, ayırmasına, nifak tohumları ekmesine müsaade etmeyeceğiz. Allah'ın izniyle 14 Mayıs günü sandıktan bir kez daha zaferle çıkacağız. Bu öyle bir zafer olacak ki Kandil'deki terör baronları dışında kimse kaybetmeyecek. Pensilvanya'daki hainler dışında kimse üzülmeyecek. Türkiye'ye kefen biçenler dışında kimse boynunu bükmeyecek, kan ve kaos tüccarları dışında kimse feryat etmeyecek. Şimdi Van'dan geliyorum. Van'da maşallah muhteşem bir katılım vardı. Siyaset mühendisleri dışında kimse başarısız olmayacak. Milleti tehdit eden yabancı dergiler dışında kimse karalar bağlamayacak. Kutlu yürüyüşümüze engel çıkarmak isteyenler dışında kimse kaybetmiş hissetmeyecek. 14 Mayıs'ta Erzurum kazanacak. 14 Mayıs'ta 81 vilayetiyle tüm Türkiye kazanacak. Genciyle yaşlısıyla kadını erkeğiyle Allah'ın izniyle 85 milyonun tamamı kazanacak. Türkler kadar Kürtler de kazanacak. Sünniler kadar Aleviler de kazanacak. AK parti ve Cumhur İttifakı kadar CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve diğer yavrucuklara gönül vermiş vatandaşlarımız da kazanacak. Sadece Türkiye ve 85 milyon Türk Milleti sevinmeyecek. Gece yarısı bizim için ellerini semaya açan milyonlar sevinecek. Sadece Türkiye'de değil, yurtdışında da gözleri yaşlı elleri semada olan kardeşlerimiz de sevinecek. Seccadelerini gözyaşlarıyla ıslatan mahsun gönüller sevinecek. Seccadeye ayakkabılarıyla basanlar değil, kıblesi Kabe olanlar sevinecek. Umudunu Türkiye'ye bağlamış mazlum ve mağdurlar sevinecek. Ay yıldızlı bayrağımızı görünce huzur bulan soydaşlarımız sevinecek. "Daha adil bir dünya mümkün" çağrımıza kulak veren Asya ve Afrika'da 100 milyonlar sevinecek. Kandil'dekinin bayrağı var mı? Onun paçavrası var. Onda kitap var mı? İşte bu kitapsızlara inşallah 14 Mayıs'ta gereken dersi birlikte vereceğiz. Ben Kürt kardeşlerimi tenzih ederim. Kandil'dekiler haindir. Kandil'dekiler benim Diyarbakırlı annelerimin maalesef yavrularını kaçıran hainler. Bunlara gereken dersi vermeye hazır mıyız? 14 Mayıs bizimle birlikte kalbi bizimle çarpan milyonların bayramı olacak. Kapı kapı dolaşacağız. Ulaşılmadık kimseyi bırakmayacağız. Yüreği burkulmuş kalbi kırılmış kim varsa helallik isteyecek, mutlaka onların da gönlünü kazanacağız. 14 Mayıs seçimlerinin önemini anlatacak. Bu kardeşiniz ve Cumhur İttifakı için desteğini talep edeceğiz" diye konuştu.
'BİZİM IMF İLE İŞİMİZ YOK'
Alanı dolduranlara iktidarları döneminde yapılan hizmetleri anlatan videoyu izleten Erdoğan, konuşmasında şunları söyledi:
"Detaylıca anlatmaya kalksak saatler, günler sürecek işleri sadece 21 yılda yaptık. 80 senede yapılamayanı 21 yıla sığdırmayı başardık. Şimdi önümüzde yeni bir dönem var. Bunun adı Türkiye Yüzyılıdır. 21 yılda attığımız adımlarla altyapısını oluşturduk. Bizden önce Türkiye'nin üretim sıkıntılı, dışa bağımlılık problemi vardı, giderdik. Bizden önce turizm sadece belli mevsimlerde ülkemizin belli illerinde yapılıyordu, yaygınlaştırdık. Bizden önce ekonomisi IMF komiserlerince yönetilen Türkiye gerçeği vardı, tamamen değiştirdik. Davos'ta, yanımda o zaman ki ekonomiyle ilgilenen Bebecan vardı. Şimdi hava yapıyor ya "ekonomiyi şöyle bilirim falan filan'. Orada IMF başkanıyla görüşüyoruz, dedim ki "siz alacağınız taksitlerinizi tahsil ediyor musunuz" "Evet ediyoruz'. Ama Türkiye'ye siyasetine talimat veremezsin. Çünkü Türkiye'nin Başbakan'ı benim. Türkiye'yi ben idare ediyorum. Tabi IMF başkanı kızardı, "Bebecan da kızardı. Biz o zaman 23 ,5 milyar dolar IMF'ye borcumuz vardı. Merkez Bankamızın rezervi 27,5 milyar dolardı. 2013'te İMF'ye borcumuzu ödedik. Ondan sonra da IMF ile işimiz kalmadı. Şimdi de Merkez Bankamızın döviz rezervi 27,5 milyar dolardan 115 milyar dolara çıktı. Bunlar ne yaptılar? Gittiler otellerin odalarında CHP'nin bir sözcüsü var bir de İYİ Parti'den bir zamanlar Merkez Bankası'nda olan kişi var. Birlikte IMF ile görüşmeler yaptılar. IMF'den borç alın diye akıl veriyorlar. Biz o kapıyı kapadık. Bizim IMF ile işimiz yok. Bu ne demek biliyor musunuz. Biz bize yeteriz demek. Ayrıca bununla da kalmadık bizden önce terör örgütlerine karşı mücadelesinde başkalarına muhtaç bir ülke vardı. Buna son verdik mi? Şimdi artık buralarda terör esiyor mu? Artık başkalarından ne silah ne de icazet bekliyoruz. Kendi ürettiğimiz İHA, SİHA, Akıncıyla, Anka'yla, Atak'la Fırtına'yla geliyoruz. Şimdi aslolan Kızılelma'yla nerde terörist varsa başlarını tek tek eziyoruz. Benim Erzurumlu dadaşımı bunlar rahatsız edemez. Sınırlarımızın içinde olduğu gibi Irak ve Suriye'de de bu alçaklara nefes aldırmıyoruz. Donanmamızın amiral gemisi TCG Anadolu'yu İstanbul'da ağırladık. 150 bine yakın ziyaretçi oldu. Şimdi İzmir'e gönderdim. İzmir'de de kuyruklardan geçilmiyor. İstedim ki İzmir'de TCG Anadolu'yu görsün. Tabi başkaları da görsün. Anlıyorsunuz kimlerin göreceğini. 60 yıllık hayalin ürünü olan TOGG elektrikli araç teknolojisinde. Onunla da biz varız diyoruz. Renklerden bir tanesi de Oltu. Boşuna Oltu koymadık, bak şimdi Erzurum'da dolaşıyor. Karadeniz gazının yanı sıra Gabar'da bulduğumuz petrol ile ülkemizin enerji kaynaklarını milletimizin istifadesine sunuyoruz. Ortada gaz maz yok dedikleri Karadeniz gazını vatandaşın emrine verdik. Bu gururu milletimizle paylaşmak içinde de doğalgazı bir ay ücretsiz yaptık. Bundan sonra bir yıl boyunca da her ay 25 metreküplük kullanımınız faturanızdan düşülecek. Artık Erzurum'un kışı siz kardeşlerimiz için biraz daha kolay geçecek. Günlük 100 bin varil üretim kapasitesine sahip Gabar petrolümüzü de milletimizle buluşturacağız. Petrol bulduk deyince birileri hemen kalitesini soruyor. Ben de onlara diyorum ki "petrolümüz Erzurum dut pekmezi kıvamında. Bayılırım Erzurum dut pekmezine yani kalitesiyle, saflığıyla hamdolsun en üst standartta. Doğalgaz ve petrol arama çalışmalarımız hem kara hem denizde devam edeceğiz. Enerjide bağımsızlığımızı kazanana kadar çalışmayı sürdüreceğiz."
'ALLAH BU CENDEREDEN KURTULMAYI NASİP ETSİN'
Salih TEKİN/ ERZURUM,
FOTOĞRAFLI