Cumhurbaşkanı Erdoğan: KKTC'ye müdahale asla kabul edilemez (3)

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yaz sıcağında küresel krizlerin etkisiyle ülkeyi ve vatandaşları bunaltan bir diğer hususun da ekonomik sıkıntılar olduğunu belirterek, "Her fırsatta altını çizdiğim gibi ülkemizin son 10 yıldır maruz kaldığı...

Cumhurbaşkanı Erdoğan: KKTC'ye müdahale asla kabul edilemez (3)

'EVET, BUGÜN TÜRKİYE'NİN EKONOMİDE TABİİ Kİ SORUNLARI VAR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yaz sıcağında küresel krizlerin etkisiyle ülkeyi ve vatandaşları bunaltan bir diğer hususun da ekonomik sıkıntılar olduğunu belirterek, "Her fırsatta altını çizdiğim gibi ülkemizin son 10 yıldır maruz kaldığı siyasi saldırıya, her sosyal kumpasa, terör örgütleri üzerinden organize edilen her güvenlik tehdidine, ekonomik tuzaklar da eşlik etmiştir. Öyle ki 2018 yılından itibaren tuzaklar alenen ekonomimizi mahvetme tehditlerinin savrulduğu hezeyanlara kadar varmıştır. Türk siyasi tarihinin önemli sembollerinden biri olan Mayıs 2023 seçimleri öncesinde de ekonomimizle ilgili yine aynı senaryolar devreye alınmıştır. Bu süreçte milyarlarca doların bilinçli şekilde piyasadan çekilmesinden, yalan ve yanlış haberlerle toplumda panik oluşturmaya kadar nice oyunlar oynanmıştır. Seçim sonuçları umulduğu gibi çıkmayıp milli iradenin tercihi Türkiye Yüzyılından yana olunca hevesler kursaklarda kalmış ancak ortaya çıkan ekonomik yük pek çok dengeyi sarsmıştır. Evet; bugün Türkiye'nin ekonomide tabii ki sorunları var. Ama hamdolsun bu sorunları aşacak irademiz, tecrübemiz, potansiyelimiz ve programımız da mevcuttur" dedi.

'ÖNLEMLERİN ETKİLERİNİ YAKINDA GÖRECEĞİZ'

Erdoğan, son dönemde ekonomik göstergelerde olumlu yönde yaşanan değişikliklerin kalıcı yönde olmasından kimsenin şüphe etmemesi gerektiğini ifade ederek şunları söyledi:

"Türkiye ekonomisine sadece faiz ve kur penceresinden bakan mandacı dayatmanın kodları artık çözülmüştür. Bu dayatmanın yerini yatırım, istihdam, üretim, ihracat yoluyla büyüme üzerine kurulu sağlıklı bir iktisadi yaklaşımın almasının önüne kimse geçemeyecektir. Son aylarda ülkemizin risk primindeki düşüş, yurt dışı borçlanma faizlerindeki azalma ve rezervlerdeki iyileşme alınan tedbirlerin sonuç verdiğini gösteriyor. Enflasyondaki yükselişin geçici olduğu artık her geçen gün daha iyi görülmektedir. Fırsatçılara karşı otomotiv piyasasında yaptığımız denetimler meyvesini çok açık vermektedir. Düzenlemelere aykırı hareket ettiği tespit edilenlere 211 milyon lira idari para cezası uygulandı. Denetim ve tedbirler neticesinde otomotiv fiyatlarındaki balon sönmeye başlandı. Piyasa gerçekleri ile hiçbir bağı bulunmayan fahiş fiyatların oluştuğu diğer sektörlerde de önlemlerin etkilerini yakında göreceğiz. Farklı bahaneler öne sürerek milletimizin malına ve lokmasına kast eden aç gözlülere kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Hayat pahalılığı ile mücadelemizi bir tarafta denetimlerin, diğer tarafta tedbir ve düzenlemelerin olduğu çift kulvarlı bir şekilde yürüteceğiz. Bugünkü toplantımızda diğer hususlar yanında bu konuda atılabilecek ilave adımları da değerlendirdik."

'TÜM VATANDAŞLARIMIZDAN BİRAZ DAHA SABIRLI OLMALARINI BEKLİYORUZ'

Erdoğan, enflasyonun etkilerinin zamanla azalacağına dikkat çekerek konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Deprem yaralarını sarmak için artırdığımız vergiler, memurlarımıza, asgari ücretlimize ve emeklilerimize yaptığımız ücret artışları gibi hususların enflasyon üzerindeki baskısı zamanla azalacaktır. Tabi önümüzdeki aylarda ücretlilerin gelirleri arasındaki dengesizliği azaltacak ilave önlemleri aşama aşama devreye alacağız. Hep söylediğimiz gibi ekonomide birinci önceliğimiz tüm vatandaşlarımızın refahını mümkün olan en üst seviyeye çıkarmaktır. Dünya'da Covid-19 salgını ile başlayan ve Rusya-Ukrayna savaşı ile devam eden kriz ikliminin ülkemizi olan etkilerini ciddi ölçüde kontrol altına aldık. Milletimizin alım gücünü yeniden eskisinin de üzerine yükseltmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Yatırım, istihdam ve üretimi gözeten ihracatçının finansmanı erişimine öncelik veren bu sürecin sonunda enflasyonu vatandaşımızın günlük hayatından çıkaracağız. İşçisinden memuruna esnafından emeklisine tüm vatandaşlarından biraz daha sabırlı olmalarını, bize güvenmelerini attığımız ve atacağımız adımları destek vermelerini bekliyoruz. Yaşanan her sıkıntının farkındayız. Dillendirilen her serzenişi duyuyoruz. Aynı şekilde bizim Türkiye'de bu sıkıntıları çözebilecek azme, birikime, güce sahip tek siyasi irade ve yönetim olduğumuzu da biliyoruz"

'ESKİ MASA ORTAKLARININ İNSANIMIZIN DERTLERİNE DERMAN OLMASI MÜMKÜN DEĞİL'

Erdoğan, muhalefet partilerine ilişkin, "Her gün yeni bir skandalla, ihanet ve ayak oyunuyla gündeme gelen, daha kendi aralarındaki sorunları bile çözmeyen, çözemeyen, eski masa ortaklarının insanımızın dertlerine derman olması elbette mümkün değildir. Türkiye'yi 21 yıldır hangi badirelerden kurtararak bugünlere getirdiğimizin şahidi milletimizin bizatihi kendisidir. Türkiye'yi alt yapı ve üst yapı zenginlikleriyle Dünya'da örnek bir ülke haline nasıl getirdiysek bundan sonraki süreçte de aynı irade ile yolumuza devam edeceğiz. İnşallah önümüzdeki yıllarda bugünkü sıkıntılarımızı da bir geçmiş zaman hatırası olarak yâd edeceğiz. Bundan en küçük bir şüphemiz bulunmuyor. Nitekim ekonomideki olumlu gelişmelerin işaretlerinden biri de Merkez Bankası (MB) rezervlerimizdeki güçlü artıştır. Mayıs sonunda 98,5 milyar dolar seviyesinde olan rezervler 11 Ağustos itibari ile 116 milyar doların üzerine çıkmıştır. Uluslararası yatırımcılar da ekonomimizdeki olumlu gelişmeleri yakından izliyor. Seçim öncesi Türkiye'ye yönelik iftira kampanyaları ile çizilen karanlık tablonun asılsız olduğunu onlar da anlamaya başladı. Finansal piyasalarda risk göstergesi olarak takip edilen CDS seviyesinin Mayıs ayına göre neredeyse yarı yarıya azalması bunun bir işaretidir" diye konuştu.

'KİRA YARDIMLARIMIZDAN 327 BİN 250 HANEMİZ FAYDALANIYOR'

Erdoğan, geçen ay körfez ziyaretlerinde imzaladıkları toplam değeri 50 milyar doları aşan anlaşmaların Türkiye'ye duyulan güveni gösterdiğini bildirerek, "Önümüzdeki dönemde uzun vadeli doğrudan yatırımların daha da arttığını inşallah hep birlikte göreceğiz. Bu doğrultuda bankalardaki mevduatın Türk lirasına geçişini teşvik edecek, rezervleri güçlendirecek adımları da hızlandıracağız. Amacımız bir süredir durgun seyreden kredi mekanizmasına işlerlik kazandırarak istihdam ve üretim odaklı ekonomik işleyişi güçlendirmektir. Türkiye'nin bugününü hazmedemeyen geleceğini karartmak isteyen içerdeki ve dışarıdaki karanlık odaklara rağmen ülkemizi hedeflerine ulaştırmak için yolumuza devam edeceğiz. Bugünkü toplantımızda bu yolculuğumuzda bizlere güç verecek önemli kararlar aldık. Deprem bölgesine tahsis ettiğimiz 50 bin kişilik toplum yararına programların süresini 9 ay uzattık. Depremzedelerimize AFAD vasıtası ile yapılan mali ve diğer desteklerin toplam tutarı 79 milyar lirayı aşıyor. Düzenli olarak yaptığımız kira yardımlarımızdan 327 bin 250 hanemiz faydalanıyor. Önceki kabine toplantımızda taahhüt ettiğimiz üzere çadırlarda kalan hak sahibi vatandaşlarımızın tamamının konteynırlara geçişini sağladık. Deprem konutlarının inşası da süratle devam ediyor" şeklinde konuştu.

'SIKINTILARIN ÜSTESİNDEN GELECEĞİZ'

Erdoğan, önceki hafta Kahramanmaraş'ta 7 ayrı bölgede toplam 9 bin 74 konut ile 231 iş yerinin temelini attıklarını hatırlatarak şöyle devam etti:

"Çarşamba günü canlı bağlantıyla bu sefer Adıyaman'da deprem konutlarının temelini atacak, yerinde dönüşüm projemizi başlatacağız. Ekim, Kasım ayından itibaren inşallah hak sahiplerine evlerini peyderpey teslim etmeye başlayacağız. Deprem bölgesinden diğer illere göç eden kardeşlerimizin geri dönüşlerini hızlandıracak iş imkanlarını oluşturuyoruz. Özel sektör marifetiyle istihdamın canlandırılmasına yönelik müjdelerimizi yakında kamuoyuyla paylaşacağız. Depremde yıkılan şehirlerimizi eskisinden daha görkemli, daha güvenli hale getirinceye kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Hem ekonomideki zorlukları hem hayat pahalılığını hem de 6 Şubat depremlerinin yol açtığı sıkıntıların üstesinden geleceğiz. Şehir merkezleri, köy evleri bütün bunlarla beraber bu adımları atmaya devam edeceğiz. Afetzedelerimizle birlikte 85 milyonun tamamından gönüllerini ferah tutmalarını özellikle istirham ediyorum"

Kaan ULU/ ANKARA,