Cumhurbaşkanı Erdoğan: Muhalefet, uğradığı ağır hezimetin şokundan hala çıkamadı (3)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleşen Kabine Toplantısı'nın ardından yaptığı açıklamanın devamında, "Türkiye'nin statükoyu değiştirdiği alanların başında dış politika vardır. İçe kapanık...

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Muhalefet, uğradığı ağır hezimetin şokundan hala çıkamadı (3)

'BUGÜN ÜLKEMİZİN NÜFUZ ALANI, SINIRLARININ ÇOK ÖTESİNE TAŞMIŞTIR'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleşen Kabine Toplantısı'nın ardından yaptığı açıklamanın devamında, "Türkiye'nin statükoyu değiştirdiği alanların başında dış politika vardır. İçe kapanık bir ülkeyi hükümetlerimiz döneminde oyun kuran, gerektiğinde oyun bozan bir müessir güç haline getirdik. Bölgemizde Türkiye'nin hesaba katılmadığı, katkısının alınmadığı bir denklemin kalıcı olması mümkün değildir. Sahada ve masada güçlü Türkiye idealimiz artık hayalden çıkıp gerçeğe dönüşmüştür. Bugün ülkemizin nüfuz alanı, sınırlarının çok ötesine taşmıştır. Son seçimlerin Afrika'dan Asya'ya, Avrupa'dan Latin Amerika'ya, Türk dünyasından İslam alemine kadar dünyanın dört bir yanında çok yakından takip edilmesi bunun en net ifadesidir. Bizimle fiziki bağı olmasa da gönül bağı olan 100 milyonlar geleceklerini Türkiye'de görüyor. Başarılarımız en az bizim kadar bu ülkelerde yaşayan kardeşlerimizi dostlarımızı da sevindiriyor. Göreve başlama törenimize iştirak eden devletlerin sayısında ve temsil düzeyinde buna tanık olmuştuk. Dün ve önceki gün yaptığımız yeni dönemimizin ilk yurtdışı ziyaretlerinde bu gerçeğe tekrar şahitlik ettik" dedi.

'NE ÜLKEMİZİN NE KKTC'NİN HAKLARININ GASBEDİLMESİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ'

Erdoğan, KKTC ziyaretlerine değinerek, "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde Kıbrıs Türkü kardeşlerimiz bizleri havalimanından itibaren muhteşem bir coşkuyla bağırlarına bastılar. Sevgileri ile seçim zaferimizin, milletimizde birlikte Kıbrıs Türk halkının da zaferi olduğunu gösterdiler. Biz de Cumhurbaşkanı Sayın Tatar ile görüşmelerimiz de Kıbrıs davamıza olan güçlü desteğimizi açıkça ifade ettik. Önümüzdeki döneme dair kırmızı çizgilerimizi burada uluslararası kamuoyuyla bir kez daha paylaştık. Türk milletinin ayrılmaz bir parçasını teşkil eden Kıbrıs Türk halkıyla yan yana, omuz omuza mücadelemizi sürdüreceğiz. Anavatan ile yavru vatan arasındaki entegrasyonun derinleştirilmesi için hukuki, ekonomik ve siyasi her türlü adımı atacağız. Ne ülkemizin ne de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin haklarının gasbedilmesine asla izin vermeyeceğiz. Lefkoşa'daki ziyaretimizin ardından doğrudan Bakü'ye geçtik. Tek millet iki devlet şiarıyla hareket ettiğimiz can Azerbaycan'la münasebetlerimiz tüm dünyada gıptayla takip ediliyor. Ne zaman Azerbaycan'ın başı dara düşse ilk koşan hep biz olduk. Biz de ne vakit ihtiyacımız olsa Azerbaycanlı kardeşlerimizi yanımızda bulduk. Asrın felaketi olan 6 Şubat depremlerinde vatandaşından devlet başkanına kadar Azerbaycan'ın sergilediği dayanışmayı asla unutamayız. Aracının üstüne varını yoğunu sarıp da yollara düşen kızının çeyizini depremzedelerimize bağışlayan, bizimle sevinip bizimle ağlayan o yüce gönüllü insanları daima şükranla, minnetle yâd edeceğiz" diye konuştu.

'DAHA ÇOK ÇALIŞACAĞIZ'

Erdoğan, konuşmasının devamında, "Özellikle ilham kardeşimin tüm bu süreçlerde bir an olsun esirgemediği manevi desteği kalbimizin baş köşesindedir. Azerbaycan ziyaretimize devletimizin teamüllerinin ötesinde bir teşekkür borcunun ifası olarak da bakıyoruz. İlham Aliyev kardeşimle yaptığımız görüşmelerde ikili ilişkilerimizi her alanda geliştirecek pek çok önemli karar aldık. Ticaret hacmimizi 15 milyar dolara çıkarmayı ortak hedef olarak belirledik. 2 lider olarak özellikle Türkiye Azerbaycan Üniversitesi'nin kurulmasına büyük önem veriyoruz. Ermenistan'la devam eden normalleşme sürecine desteğimizi vurguladık. Bölgemizde barış ve istikrarın tesisine dair güçlü beklentilerimizi bir kez daha teyit ettik. Yaklaşık 30 yıllık işgalin ardından Karabağ'da bugün gururla dalgalanan Azerbaycan bayrağını kardeşliğimizin sembolü olarak görüyoruz. Can Azerbaycan ile ilişkilerimizin, kurumsallaşmış bir ekonomik ve siyasi entegrasyon modeline dönüşmesi için daha çok çalışacağız. Merhum İsmail Gaspıralı'nın yaklaşık 1,5 asır önce çerçevesini çizdiği "dilde fikirde işte birlik" hedefi ile Türk dünyası ile bağlarımızı perçinleyecek yeni projeleri devreye alacağız" ifadelerini kullandı.

'11 YERİ DAHA SANAYİ SAHASI OLARAK İLAN EDİYORUZ'

Erdoğan, Kabine Toplantısında geniş bir yelpazede detaylı durum değerlendirmesi yaptıklarını ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Deprem bölgesindeki 11 ilimizin alt yapısı ve üst yapısıyla yeniden ayağa kaldırılması birinci önceliğimizdir. Gözümüz, kulağımız ve kalbimiz her zaman bölgedeki kardeşlerimizledir. Tüm bakanlıklarımızın depremden etkilenen şehirlerimizde yürüttüğü çalışmalarda gelinen son durumu görüştük. Bugüne kadar afetzedelerimize yaptığımız nakdi yardımların toplam tutarı 61 milyar lirayı buluyor. Depremzedelerimizi bir an önce yuvalarına kavuşturmak istiyoruz. Deprem konutlarının inşasını hızlandıracak farklı alternatifler üzerinde mütaalalarımız sürüyor. Yakında bunları milletimizin takdirine sunacağız. Depremde zarar gören organize sanayi bölgeleri, sanayi siteleri ve fabrikaların hasar tespit aramalarını zaten tamamlamıştık. Bölge ekonomisinin canlanması ve üretim çarklarının yeniden dönmesi amacıyla iş dünyamıza yönelik desteklerimizi artırmıştık. Şimdi yeni bir adım daha atıyoruz. Yayınladığımız kararname ile 2 bin 430 hektarlık alanda 11 yeri daha sanayi sahası olarak ilan ediyoruz. Depremin ardından ilan ettiğimiz sanayi alanı sayısını 18'e yükseltiyoruz. Yeni sanayi alanlarımızın deprem bölgesindeki tüm kardeşlerimize hayırlı olmasını diliyorum. Başkaları ne yaparsa yapsın. Biz afetzedelerimizi kesinlikle sahipsiz ve çaresiz bırakmayacağız."